Seçim

Altmışlı yılların sonu, yetmişlerin başı. Bizim kuşak, yani mektup alıp verenlerin son kuşağı için bugün google’de az biraz fazla mesai yaptım. 

Yere Batan Sarnıcı

Pazar günü ülkecek sokağa çıkıyoruz. İkametgah adresimize en yakın mahalle mektebine. O gün, günlük hayatımda hiç görmediğim kadar çok yaşlı kadın ve erkeği bir arada göreceğim. Hepsi de vatandaşlık görevini yapmanın gururuyla en güzel kıyafetlerini giymiş, kimi bastonla kimi tekerlekli sandalyesinde kimisi de oğlunun ya da kızının veyahut bakıcısının kolunda ağır adımlarla gelecekler oy kullanmaya. Onlara öncelik verilecek, yardım edilecek, tane tane yeniden yeniden anlatılacak belki. Biraz daha sahnede kalabilmek için ağırdan alacaklar, ellerinden geldiği kadar anın, sokağa çıkmanın, hesaba katılmanın tadını çıkaracaklar. Aylardır bekledikleri gün gelip çattığında erkenden kalkacak, belki de heyecandan hiç uyumayacaklar. Ömürleri boyunca kaç kere gittiler bu sandıklara? Hesaplamaya kalkıştıklarında kim bilir belki Menderes zamanına kadar uzanacak Demirel’in kaç kere ve hangi yıllar tekrar tekrar geldiğini karıştıracak ama ısrarla iddia edecekler. Şanslılarsa, hala arkadaşları varsa yani, onlarla ateşli bir sohbete girecek, hafızam beni yanıltmıyorsa diye başlayan yarım cümlelerle yetinecekler. 

Gelelim bize, altmışlı yılların sonu, yetmişlerin başı. Yani mektup alıp verenlerin son kuşağı için bugün google’de az biraz fazla mesai yaptım. 

Dilimde Sezen Aksu’nun bir şarkısı, aklımda deprem bölgesi.

“Kaç devir geldi, kaç nesil geçti” 

Acep biz kaç seçim gördük? Kaç başbakan, kaç ekonomik kriz, kaç darbe, kaç yalan, kaç hayal kırıklığı, kaç umut, kaç ölüm, kaç deprem, kaç aşk, kaç ayrılık, kaç doğum, kaç vuslat? 

Apollo11 astronotu Neil Armstrong’un aya ilk adımını attığı an söylediği “Benim için küçük bir adım ama insanlık için büyük bir sıçrama.” 1969 yılı, doğduğum yıl. 

AP açık ara oyları toplarken, hemen arkasından CHP geliyor. 

“Dağlar kızı reyhan reyhan, alem sana heyran heyran, ne güzelsin ay kız.”

73 yılı, çok az bir farkla bu sefer üç milyon küsürle CHP AP nin önünde bitirmiş yarışı. Malum 74 yılı ve Ecevit’in başında olduğu Kıbrıs harekatı. 

“Bir zamanlar bir yar vardı bakmaz oldu yüzüme, başkasına bel bağladı artık ondan bana ne.”

77 yılı, CHP yine altı milyon küsür oyla AP’nin önünde

“Dışarda deli dalgalar, gelir duvarları yalar, bu sesler beni oyalar, aldırma gönül aldırma.”

83 yılı, 14 yaşına geldiğimde ne olup bittiğini yıllar sonra anlayacağım bir askeri darbeden geçmiş ve yine onu bile mumla arayacağımız 82 anayasasına tanık olmuş, nihayet belini doğrultmaya çalışan sevgili ülkem yine yeniden seçimlere gitmişti. Turgut Özal’ın başkanlığındaki ANAP neredeyse sekiz milyon oyla iktidara gelerek hükümeti kurdu.

“Onda bunda şundadır, şunda bunda ondadır, mavi boncuk kimdeyse benim gönlüm ondadır.”

87 yılı, yine ANAP. Bir liberal bir liberaliz ki doymuyoruz liberalleşmelere, bastırılamaz bir hasretimiz var.    

“Neden neye, kime bu özlem.”

91 DYP yılı, yani Süleyman hep başbakan. Teknik olarak ilk kez bu yıl oy kullanmış olmalıyım ama hatırlamıyorum. Daha çok bol koalisyonlu 95 seçimleri hatırımda kalmış.

“Ben de daha yeni yeni kavak yelleri.”

95 yılı, oy kullanma yaşı 18’e indiriliyor ve geliyordu gelmekte olan. RP altı milyon küsür oyla seçimi ANAP ın hemen önünde tamamlıyor. Koalisyon denemeleri ve arkasından gelen 28 Şubat kararları, Milli Güvenlik kurulu kararıyla hükümetin istifası.

“İçindeymişik, yeşilmişik, sazmışık.”

99 yılı, DSP Ecevit başkanlığında tekrar hükümeti kurdu ve sonrası malum.

“Bugünlerde kararsız tutarsız oldum, ne istediğimi bilmez oldum, bir şöyle söyledim, bir böyle, bir de söylediklerimin tam tersini, aslında no problem.” 

2002 yılı AKP on milyon küsür oyla iktidara geliyor.

“Neler oluyor bize bize neler oluyor gülüm.”

14 Mayıs 23

“Kapı açık arkanı dön ve çık, istenmiyorsun artık.”

İçimde engel olamadığım bir sevinç var, mutluluk atakları geçiriyorum..Hayırdır inşallah!

13 Mayıs 2023

“Hava leylak ve tomurcuk kokuyor.”

Yelda Ugan S.